22 Şubat 2010 Pazartesi

kan, çiçek ve sabah

matemin çiçekleri için yazıyorum...
hurma ve zeytin ağaçları gölgesinden
kelam kürsülerini yıkıp geçen bir batınilikten biliyorum
olanı biteni ve başlayanı...
yıllar ötesinin bilmecesinden
geliyor nefeslerim...
babam ile annem arasındaki o ince, naif, kırılgan ve akışkan bağdan...
nutfe oluşumdan ....
aslında ne kadar da sıradandır...
ruhlarımızın toplandığı anı unutup doğduğumuz vakitten saymak yaşımızı
ve fırlatılıp atılışımızı
bu dünyanın sahillerine
ufuklar ölüm sessizliği
cennet özlemi...
hurma ve zeytin ağaçları gölgesinde yazrıyorum
gözlerimde kim silecek elemi?
inşirah özlemi..
anneler doğuma yardım ederler sadece
ki ölüm karşısında sessizdirler...
son nefesin de tükendiği gün yahut gece
ardı olmayan silsile işleyecek yine...
med ile cezm arasındadır oysa yaratılmışlık
med ile cezir arasında değil!
kun.....
ol....
"be"...

Hiç yorum yok: