23 Ocak 2013 Çarşamba

özlemek

sende senden olan bir parçayı
bedenin ya sol, ya sağ yanını...
bırakmak
eksik kalmak
tamamlanamamak
bir türlü rahat uyuyamamak aslında
...özlemek

sahiller uzar ve gider İstanbul yollarında ben
öteki yanında yüreciğimin...
hangi ayin
hangi amin
felah buldurur bana...
ah şu telefon tellerindeki rabıta
bağlar mı seni bana?
öteki ucundaki ses olmak da mı vardı?
ha cancağazım?

sabahları inatla ıslak saçlarınla çıkacaksın evden
ve biliyorum...
nazik ayaklarını yoracak yollar
vuracak bensizliği yüzüne yüzüne rüzgar
yetmezmiş gibi gecenin virdini...edecek tekrar
ve ben seni bu sahilde
çok ama çok özleyeceğim...
kimselere anlatamayacağım...
sana bile...


....

6 Ocak 2013 Pazar

hayli zaman geçmiş

Kendimi, burayı bazen daha çoğunu unuttuğum oldu... Tabiri caiz ise "dut yemiş bülbül" vari sustum. Dut "aşkı" karşılarken, bülbül ise bu satırları yazan ; vaiz ,ehli kelam& ehli kalem bendenizi karşılamakta...

Özetle medeni halimdeki değişikliğe doğru gitmiş bu ruh halimdeki değişiklik...Ev'li (tabi ki kendim gibi ikinci bir erkek ile), mutlu, bila etfal(çocuksuz) olarak hayatı devam ettirmeye çalışmaktayım...

Aziz okuyucu, umarım web linkleri arasında kaybolmadın, sırra düçar olmadın, yahut kaybolup gitmedin... Gözü ile temaşa kılana, okuyana, duyana, okuduğunu duyurana hürmetler...

Aklımda yeni bir yazı dizisi var aslında... Hafif vaaz modunda... Vaazlar ve ayinler... 2013 'te devam etmek üzere...