2 Ocak 2010 Cumartesi

eski günler olur ya...


özgürlüğü beklerken o seni kıskacına alır ve başını döndürür...

eski günler,
şimdi ise özgürlük! ne büyük tutsaklıktır oysa...
aşk? yaşamaktan daha iyi olan aşk? hep uzakta erişilmez olan...uyuşulmaz olan, kaçınılmaz olan aynı zaman da... acı, işkence... aşk iki ruhun intiharıdır.
bunları yazsam da...
eskilere cevaplar, yenilere temenniler...aminler ve dualar gibi...
pervane ile ateş
mevlana ile şems
...
ben ile kim?
kim ile ben?
adımı silip yanına ne yazacağım...her defasında kendime kızacağım...uslanacağım günü bekleyeceğim...hep eski günler gelecek aklıma...

uzattığım ellerimi teptiler ...
şimdi ben ellerden kaçıyorum...odama, yatağıma, masama, sandalyeme...
"ben de ki suzi dil var mıdır acep,
tutuşup can veren pervaneler de?"
ateş pervaneye koşar...pervane ondan kaçar...bu ise benim hikayemdir..dinleyene olabildiğine cüretkar...
yaşayana bir o kadar sıkıcı...

Hiç yorum yok: