13 Temmuz 2010 Salı

kaç



kaç git ruhum
bedeni terk etmeden gitmek istediğin kaç ülke varsa..
kaç sınır varsa...
kaç...
ardından kovalayacak olan
bilincinin altına süpürdüklerindir
çarşafına sinen koku?
hangi bedenindir?

yok olmak var olmanın bir parçası
yalnızlık ...

hangi ah'ın kancası?



rıhtımda bekleyen
dört duvar bir balkona hapsolmuş "ben"...
aşk tırmanır duvarlardan
ekmek ay başlarında kovalanırken...
market raflarında en güzel vücut...
iştahın sonu sükut...
doğar güneş pencerelerden
aşk kapı aralıklarına sıkışmışken...
kaç kurtul beden...

Hiç yorum yok: